“1 TİK ÖNCELİKLE NE DEMEKTİR VE EN ÇOK HANGİ TİKLER MEVCUTTUR Tik istemli çalışan çizgili beden kaslarında istem dışı ortaya çıkan aralıklı kasılmalardır.”

Çocuklarda tikler, takıntılar ve terapi yöntemleri
SORU:1
TİK ÖNCELİKLE NE DEMEKTİR VE EN ÇOK HANGİ TİKLER MEVCUTTUR
Tik istemli çalışan çizgili beden kaslarında istem dışı ortaya çıkan aralıklı kasılmalardır.
ik, belli kaliplara uygun bicimde tekrar eden ani, tekrarli, belli bir kas grubunun hareketi sonucu olusan hareketler (motor tikleri) ya da seslerdir (ses tikleri).
Tikler karin kaslarinin kasilmasi veya ayak parmagi citlatilmasi gibi disardan bakana gorunmeyen turden de olabilir. Hareket bozukluklari ile ilgili diger hastaliklara ait hareketlerle karistirilmamalidir. Ayrica otizm ya da kaliplasmis hareket bozuklugu da tiklerle karistirilabilir. Tikler OKB ve kriz hareketlerindende de ayrilmalidir
* Ses tikleri, burun, agiz ve girtlaktan hava gecirilmesi ile olusturulan istenc disi seslerdir. Seslerin olusturulmasinda ses telleri de rol oynayabilir.
Basit tikler [değiştir]
* Basit hareket tikleri, goz kirpistirma, omuz silkme gibi ani, kisa, anlamsiz hareketlerdir. El cirpma, agiz hareketleri, boyun esnetme hareketleri, kafa, kol, bacak sallama ve yuz sekilleri yapma olarak ortaya cikabilir.
* Basit ses tikleri, herhangi bir ses ya da gurultu cikarilmasi olabilir. Cok rastlanan turleri arasinda bogaz temizleme, oksurme, burun cekme, homurdanma sayilabilir.
Karmasik tikler
* Karmasik hareket tikleri, genelde amacli yapilmis gibi gorunur ve daha uzun surer. Elbise cekistirme, insanlara dokunma, nesnelere dokunma, hareketleri taklit, ya da toplumda ayip sayilacak hareketlerin tekrari olarak ortaya cikar.
* Karmasik ses tikleri, ekolali (baskasinin soyledigi sozlerin tekrari), palilali(kendi soyledigi sozlerin tekrari), leksilali (okuduktan sonra kelimelerin tekrari), koprolali(kufurlu ve ayip sozlerin tekrari) olarak kendini gosterir.
En sık görülenler, göz kırpma, kaşları kaldırma, burun kıvırma ve dudak oynatma gibi yüzdeki tiklerdir.
Boyun, gövde ve elektriklenmelerde de görülebilir. Boğaz temizleme yada öksürük şeklinde olanlar vardır.
Bir çocukta birden fazla tik görülebilir. Bazen biri bitip, diğeri başlayabilir. Geçici bir süre istemli olarak engellenebilirler.
Zaman zaman tiklerin sıklığı ve şiddeti değişebilir. Uykuda kaybolurlar. Stresle artarlar. Bir aydan önce geçerse, “geçici tik” 1 yıldan fazla sürerse “kronik tik” denmektedir.
Hemen her zaman çocuklukta ve erken ergenlikte başlar. En fazla görüldüğü yaş 6,7 yaş arasıdır.
Sağlıklı çocukların % 12- 14 ünde tik görülebilmektedir. Erkek çocuklarda kızlardan üç kez daha sıktır. Kimi kez istemsiz kasılmanın ortaya çıktığı bölgeye ya da organa ilişkin uzun süreli fiziksel bir tahriş de tike neden olabilirler. Tiklerin en önemli nedenlerinden biri de taklittir. Tikler kendiliğinden geçebilir, stres karşısında tekrar başlayabilir. Çocukta tik görüldüğünde bir pedagog veya çocuk psikiyatrına başvurmak gerekebilir. Tike sebep olabilecek organik etkenlerin dikkatle ele alınması , varsa bu tür bozuklukların tedavisi yoluna gidilmelidir.
SORU 2
ANNE BABANIN TİKLERDEKİ ROLÜ VE DAVRANIŞ BİÇİMİ NE OLMALIDIR.
Anne baba çocuğun karşısında yer alarak, sürekli onu davranışları ile eleştirmek yerine çocuğu anlamalıdır. Bu davranışlarının onun elinde olmadan ortaya çıktığını belirterek gerginliğini azaltmalı, çocuğa kaygısı bulaştırmamalıdır. Eğer çocuk tikleri ev dışı ortamlarda sergilemiyor, belirli durumlarda gösteriyorsa; tiklerin ortaya çıktığı durumların değerlendirilmesi gerekecektir. Bu durumlar gerginliğin arttığı, çocuğu huzursuz eden ya da yoğun ilginin gösterildiği durumlar mıdır? Ancak son durumda ilgi çekmek amacıyla yapıldığı düşünülerek çocuğa tümüyle kayıtsız kalmamak gerekmektedir. Burada da anne babanın birlikte geçirilecek kaliteli bir zaman ayırması tik belirtilerini söndürecektir,Tiklerin tedavisine başlamadan önce detaylı bir öykü alınarak tam bir tanı konur, tiklerin sıklığı ve şiddeti değerlendirilir, eşlik eden diğer psikiyatrik sorunlar ayırdedilir. Tiklerin stres dönemlerinde arttığı bilindiği için, tedavide ilk yapılması gereken, bu stres etkenlerinin neler olduğunun ortaya konması, ortadan kaldırılmaya çalışılması veya çocuğun kaygı ile başa çıkma becerisinin arttırılmasıdır (stres yönetimi). Basit tiklerin tedavisinde bazen bu kadarı bile yeterli olabilir. Karmaşık tiklerin varlığında ve çocuğun yaşam kalitesinin bozulduğu noktada ilaç tedavileri, davranışçı tedaviler, ailenin çocuğa olumlu tutumlar sergilemesini hedefleyen aile eğitimi de diğer yaygın tedavi yöntemleridir. Ayrıca transkraniyal manyetik uyarım, bazı beyin bölgelerine odaklı cerrahi operasyonlar da son yıllarda üzerinde durulan alternatif tedavi yöntemleri olarak önem kazanmaktadırÇocuklarda Görülen
SORU 3
TİKLERİN ÖZELLİKLERİ NELERDİR.
Tiklerin Özellikleri:
Tikler genellikle 3-4 yaşlarından önce görülmemektedir, ancak nadiren 15 aylık gibi erken bir dönemde de görülebilmektedir. En fazla ortaya çıktığı zamanlar 6-7 yaşlar ve ilk ergenlik (11-13) yaş dönemidir.
* Tikler erkek çocuklarda kız çocuklara oranla daha sık görülmektedir.
* Tikle birlikte sıkça rastlanan belirtiler dikkat ve öğrenme problemleridir.
* Tikler boyunda ve gövde de görülebilir. Ama en sık olarak görülenleri göz kırpma, burun kıvırma, dudak oynatma, kaşları kaldırma gibi yüz tikleridir.
* Huzursuz, engellenmeye karşı toleransı düşük, çabuk öfkelenen, yerinde durmakta zorlanan ve dikkat eksikliği olan çocuklarda daha sık olarak görülür.
* Hareket, konuşma ve düşünmeyi engellediği için tikler çocuğun günlük yaşantısında zorluklarla karşılaşmasına neden olabilir.
SORU 4
ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN TİKLERİN N EDENİ NEDİR?
Çocuklarda Görülen Tiklerin Nedenleri:
Çocuğun genetik açıdan yatkın oluşu (ailede tiki olan bir bireyin olması),
· Aile ve çevre içinde stres yaratan çeşitli durumlar,
· Aile içinde aşırı baskılı ve otoriter bir eğitim olması,
· Çocuğa gösterilen sevgi ve ilginin yetersizliği ve bu tutumun çocukta yol açtığı olumsuz benlik algısı ve kendine güven eksikliği,
· Çocuğun davranışlarının sıkça eleştirilmesi ve yeteneklerinin üzerinde zorlanması,
· Kardeş kıskançlığı,
· Aile içindeki geçimsizlikler,
· Çocuğun yaşadığı ortamın kaygı verici ve güvensiz olması,
· Ortaya çıktığı bölgenin ya da organın uzun süren rahatsızlığı,
TOURETTE BOZUKLUGU (Gilles de la Tourette)
Çok sayıda motor ve vokal tiklerle karakterizedir. Tikler gün içinde sıklıkla ortaya çıkar ve kişinin toplumsal uyumunu ileri derecede bozar. Toplumda %oo 4-5 oranında görülür. Motor tikler genelde 7 yaşından önce, vokal tikler ise 11 yaşlarında görülür. Başkalarının sözcüklerini tekrarlama ise en son ortaya çıkan belirtilerdir.
Bu hastalığın görülmesi erkek çocuklarında kız çocuklarına göre üç kat daha fazladır.
Hastalığın nedenleri nelerdir?
Bu hastalıkta genetik yatkınlık fazladır. Tourette hastalarının yakınlarında obsesif kompulsif bozukluk ve dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğuna daha sık rastlanmaktadır. Tourette hastalarında da %60 oranında dikkat eksikliği ve hiperaktivite, %40 oranında da obsesif kompulsif bozukluk görülmektedir.
Beyindeki dopamin sisteminin bu hastalığın oluşumunda rol oynadığı belirtilmektedir. Dopamin sistemini baskılayan ilaçların tiklerde azalmaya yol açtığı, bu sistemi uyaran ilaçların ise tikleri artırdığı görülmektedir.
Bazı hastalarda enfeksiyon hastalıklarını takiben bu hastalığın ortaya çıktığı görülmektedir. Bu vakalarda bağışıklık sisteminin hastalığın ortaya çıkışında rol oynadığı düşünülmektedir.
Hastalığın Belirtileri Nelerdir?
Sıklıkla 7 yaşlarında başlar. Ancak 2 yaşında semptomları ortaya çıkan hastalara da rastlanmaktadır. Bu hastalığın tanısını koyabilmek için belirtilerin 18 yaşından önce başlaması şarttır. Hastalığın belirtileri sürekli görülebilir veya zaman zaman ortaya çıkabilir. Motor tikler genelde yüzden başlar ve zamanla vücuda kollara, bacaklara yayılır.
Yüz kaslarında oynama, burnu kırıştırma veya hareket ettirme, göz kapaklarını kaldırma, göz kırpma, ağız bükme, dili dışarı çıkarma, baş sallama, omuzu, kolları ve bacakları sallama, sıçrama, esneme, iç çekme, koklama, emme ve yalama sesleri çıkarma, boğaz temizleme sesleri çıkarma gibi istemsiz sesler ve davranışlar görülür. Bu hastalarda tanı koyabilmek için motor ve vokal tiklerin bir arada olması gerekir.
Hastalık genelde unutkanlık, dalgınlık ve çabuk sinirlenme belirtileri ile ortaya çıkar ve bunu sıklıkla yüzde ortaya çıkan tikler takip eder. Birkaç yıl içinde de karmaşık tikler ortaya çıkar. Dikkat eksikliği hastalığın ilk belirtileri olmasına karşın obsesyon ve kompulsiyonların başlaması hastalığın ileri evrelerindedir.
Bu hastalığın tanısı konmadan önce benzeri semptomlar ortaya çıkaran başka bedensel ve ruhsal hastalıklar gözden geçirilmelidir. Hastalık tedavi edilmediği taktirde kendiliğinde alevlenmeler ve düzelmelerle devam eder ve genelde yaşam boyu sürer. Bazen bir tik ortadan kalkıp yerine yeni tikler başlayabilir. Hastalık uzun sürelidir ve buna bağlı olarak başka psikiyatrik sorunlar ortaya çıkabilir. Belirtiler nedeni ile hastalar sıklıkla toplumdan dışlanır veya utanmaları nedeni ile toplum içine giremez. Buna bağlı olarak sosyal, akademik ve mesleki performansta düşme görülür.
Hastalığın Tedavisi Nasıl Yapılır?
İlaç tedavisi bu hastalarda genelde faydalı olmaktadır. Tek başına psikoterapinin bu hastalarda yararlı olmadığı görülmüştür. Hastaların toplumsal uyumunu artırmak ve psikiyatrik sorunlarının çözülmesine yardımcı olmak için ilaç tedavisine psikoterapi eklenebilir.
Ailelerin ve okulun bu hastalık konusunda bilgilendirilmesi ve işbirliğine girmesi tedavi açısından önemlidir.
SORU 5
TIRNAK YEME
Çocuğunuz tırnaklarını yiyor, ya da parmağını emiyorsa, hemen endişeye kapılmayın; çünkü bu alışkanlıkların 5 ila 18 yaş grubunda görülme olasılığı yüzde 45’lere varıyor.
Alışkanlıklar devamlı suretle tekrarlanan davranışlardır. Çocuklar genellikle devam ettikleri bu hareketlerin farkında değiller ve bilinçsizce yapıyorlar. Ancak çocuklar bu durumun farkında olmasalar da aileler hemen farkına vararak telaşa kapılıyorlar.
Tırnağını yiyen tek çocuğa siz sahip değilsiniz. 5 ile 18 yaş arası çocukların yüzde 40’ı tırnağını yerken; 2 yaşında ki çocukların yüzde 45’i parmağını emiyor.
Peki neden çocuklar devamlı parmağını ağzına götürüyor ya da tırnağını yiyor? Aslında bunun tam bir açıklaması yok. Uzmanlar da alışkanlıkların sebeplerinden emin değiller ancak bunların onları rahatlatan, öğrenilebilen davranışlar olduklarını söylüyorlar.
En yaygın alışkanlıklardan biri tırnak yemek ileriki yaşlarda erkeklerde daha çok rastlanıyor. Bu tip alışkanlıklar sıkıntılı çocuklar için bir eğlenme, gerilimlerini azaltma yoludur.
Ancak tırnak yeme alışkanlığını kapmalarının bir diğer sebebi de siz olabilirsiniz. Siz tırnağınızı yiyor musunuz? Araştırmalar gösteriyor ki tırnak yeme alışkanlığı ailesel veya genetik faktörlere de dayanıyor.
Ayrıca birtakım baskı ve sıkıntılar, can sıkıcı olaylar da bazı çocukların tırnak yemelerine neden olmaktadır.
İstek ve davranışları engellenen baskı altında olan, kendilerini mutsuz ve güçsüz hisseden bazı çocuklar bu durumlarla baş edebilme gücünü kendilerinde bulamazlar ve iç dünyalarındaki bu gerginliklerini tırnak yiyerek gidermeye çalışırlar.
Tırnak yeme alışkanlığı; kişilik olarak hassas ve sinirli çocuklarda daha sık görülmekte olup kendini gergin, sıkıntılı ve öfkeli hisseden çocuğun bir tür dışa vurumudur.
SORU 6
TIRNAK YEMENİN GETİRDİĞİ FİZİKSEL TEHLİKELER
Çocuğunuzun uzun süre tırnağını yemesi tabii ki enfeksiyon kapmasına sebep oluyor. Her tarafı ellediği ellerini ağzına götürmesi mikropları kapmasına davetiye çıkarıyor ayrıca çok uzun süre tırnakların yenmesi tırnak yapısının deforme olmasına neden oluyor.
Tırnak yemeğe uzun süre devan edenlerde dişlerin kesici kenarları aşınabilir. Ya da dişlere yapılan basınçla dişler köklerinden sallanabilir. Diş etleri mikrop kapabilir ve diş etini iltihaplandırabilir.
Yapılan araştırmaların da gösterdiği gibi normal şartlarda ağızda bulunmayan mikro organizmaların, tırnak yeme yoluyla özellikle tuvalet sonrası ellerini yıkama alışkanlığı olmayan çocuklarda ağza taşındığı saptanmıştır.
Bu durum ise ağız ve bazı sistemleri ilgilendiren enfeksiyonlara yol açabilmektedir.
Tırnak yiyenlerde görülebilecek diğer sorunlar ise kalp kapakçıklarını tutan mikrobik hastalıklar, anjin, ağız ve sindirim yolu enfeksiyonları gibi ağır antibiyotik kullanmayı gerektiren hastalıklardır.
Tırnak yeme sonucu ortaya çıkabilen parazitleri çocuktan kardeşlerine ve aile bireylerine de geçebilir. Ve onları da tehdit eder. Bu tür parazitlerin içinde yer alan kancalı kurtçuklardan kurtulmak çok zor, külfetli ve uzun bir süreç ister. Parazitler hızlı üredikleri için bu süreç aileyi çok sıkıntıya sokabilir. Hatta bazen bu parazit ilaçlarının tüm aile tarafından kullanılması gerekebilir. Sonuçta tırnak yiyen çocuklar diğer çocuklara oranla daha çok hastalanıyorlar.
Tırnak yemenin yukarda bahsettiğimiz fiziksel tehlikeleri yanı sıra psikolojik olumsuzlukları da vardır. Çocuklar böyle alışkanlığı olan arkadaşlarıyla alay edebilir ve onunla ilişkilerini keserek onu dışlayabilirler.
SORU 7
Tırnak Yeme Alışkanlığının Nedenleri:
Tırnak yeme davranışı incelendiğinde, daha çok belirli bir grup sebepten kaynaklandığı gözlemlenmektedir. Bu sebepler aşağıdaki maddelerde gruplandırılmıştır.
– Üzüntü ve sıkıntı duyguları
– Gerilim ve kaygı duyguları
– Öfke ve saldırganlık duyguları
– Korku
– Değersizlik ve güvensizlik duyguları
– Aile içi iletişim sorunları
Tırnak yeme bir güvensizlik belirtisi olarak kabul edilir. Kendine güveni olmayan çocuklarda tırnak yeme davranışı daha çok gözlemlenmektedir
Çocuğun ihtiyacı olan güven ve sevgiyi alamaması yani kendisini güvende hissetmemesi korku, stres, öfke ve heyecan durumlarına maruz kalması, kaygı ve endişeler, yalnızlık, aşağılık duygusu, arkadaşlarının ilgisini kaybetme korkusu çocukta tırnak yeme davranışına neden olabilmektedir.
Aile içinde aşırı baskılı ve otoriter bir eğitimin uygulanması ve çocuğun sürekli azarlanarak eleştirilmesi, kıskançlık, yeterli ilgi ve sevgi görememe, sıkıntı ve gerginlik başlıca nedenlerdir
Örneğin, herhangi bir sebepten dolayı anne – babasına kızan, onlara karşı öfke duyan çocuk tırnak yeme davranışını sergileyebilir. Arkadaşlarına kendini doğru biçimde ifade edemeyen çocuk bu sebeple kaygılanabilir ve bu sıkıntısını tırnak yiyerek ifade edebilir. Çok sevdiği köpeğini kaybeden çocuk, üzüntüsü nedeniyle bu davranışa yönelebilir. Bunun dışında, öğretmeninden veya ailesinden korkan ve cezalandırılma kaygısı taşıyan çocuk tırnak yiyebilir. Aile içinde yaşanan huzursuzluklar, anne baba geçimsizlikleri, anne babanın sık sık kavga etmesi, boşanma ve ayrılıklar da çocuklarda tırnak yeme gibi davranışlara neden olur.
Bunun yanı sıra anne babanın aşırı kaygılı olması, çocuğu aşırı derecede koruyup kollaması,anne babanın çocuklar arasında ayrım yapması sonucu çocukta oluşan kıskançlık da dolaylı şekilde çocuklarda tırnak yeme gibi davranışına neden olur. Tırnak yeme taklit yoluyla da edinilebilen bir davranış da olmasından dolayı ailede ya da çevrede herhangi bir bireyin tırnak yeme davranışı göstermesi doğal olarak çocuğun ilgisini çekerek çocukta tırnak yeme gibi davranışa neden olabilmektedir.
SORU 8
Tırnak Yeme Konusunda Aileye Öneriler:
1-3–4 yaşına kadar görmezlikten gelin görmezden gelerek çocuğu alışkanlığında vazgeçirebilirsiniz. Çünkü bu tip alışkanlıklara bir bakıma ailenin dikkatini çekmek için başlanabiliyor. Çocuğunuz bu tür bir hareketin sizin tepkinizi çekeceğini biliyordur.
2-Çocuğunuza gerekli sevgi ve şefkati gösterin. Çünkü eğer çocuk yeterince ilgi ve sevgi görmüyorsa bunun yarattığı üzüntüyü tırnak yiyerek dışa vurabilir
3-Çocuğunuzun hangi durumlarda tırnak yediğini belirlemeye çalışın. Ör: Gergin olduğunda veya korktuğunda tırnaklarını yiyorsa sakinleştirme yoluna giderek tırnak yemesini engelleyebilirsiniz.
4-Bu davranışı söndürmek için alternatifler üretin. Tırnak yemeye başladığı anda yiyecek verilerek meşgul edilmeli ya da heyecanlı anlarında(Ör: Televizyon izlerken) sakız çiğnetmek tırnak yemesini önleyebilir
5-Çocuğunuza ellerini meşgul edecek uğraşlar verin. Sık sık “”tırnağını yeme, çek elini”” şeklinde yapılan ikazlar onu tedirgin eder. Çocuğun ilgisini çeken özellikle elleriyle uğraşacağı bir etkinliğe yöneltmek gerekir
6-Çocuğunuzun tırnaklarını düzgün kesin, törpüleyin, kremleyin, el bakım seansları düzenleyin (özellikle kız çocukları için çocuğun gururunu okşayarak, tırnak yemenin onu ne denli çirkin yapabileceği yenmemiş tırnağın güzel olduğu fazla üzerinde durmadan telaşsız biçimde anlatılmalıdır. )
7-Çocuğunuza karşı baskıcı ve eleştirel yaklaşmayın. Çocuğunuza azarlamak, korkutmak, ceza vermek gibi zorlayıcı yöntemler uygulamayın. Çünkü çocuğu azarlamak, korkutmak, ceza vermek gibi zorlayıcı yöntemler kimi zaman daha ağır duygusal problemlerin çıkmasına neden olabilir
8-Çocuğunuzun kendisine olan güvenini pekiştirin. Başarılı olduğu alanlara dikkatini çekin.
9-Çocuğunuzu bu alışkanlığın üstesinden gelebileceğine inandırın. Çocukla konuşarak kendi kendine bu alışkanlığı bırakabileceği söylenerek ya da çeşitli ödüller verilerek tırnak yemesi önlenebilir Ancak bunun kısıtlı ve uygun şekilde kullanılması gerekir. Aksi takdirde çocuk yeni ödüller almak için bunu kullanabilir.
10-Çocuk ile konuşarak parmak ve tırnağa acı fakat zararsız bir sıvı sürülebilir. Bu hem hatırlatıcı ve hem de tırnağını ağzına götürdüğü zaman acı ile birleştiğinde bu alışkanlığı terk etmeye yardımcı olabilir. (Oje kullanmaya, çocuğunuzun tırnak yediğini fark ettiğiniz anda başlamalısınız. Eğer tırnak yeme alışkanlık haline geldi ise bu defacı oje tek başına yeterli olmayabilir.)
11-Çocuğunuzu korku, kaygı yaratacak durumlardan uzak tutun. Küçük çocukların kaygı, korku verici televizyon filmlerini izlemeleri, kavgalı olaylarda bulunmaları çocuğu heyecanlandıracağı için sakıncalıdır.
12-Çocuğa zaman verilmeli fazla zorlanmamalı Önemli olan sizin ona sabırla yaklaşmanız ve vazgeçirme süreci zamana yaymanız Sabırlı, kararlı olun
Son söz ve bir önlem olarak tırnak yemenin ve ısırmanın çok kötü bir alışkanlık olmadığı ve bunu isteyenlerin kolaylıkla terk edebilecekleri çocuklara anlatılmalıdır. Çocuk buna inandırıldığı zaman bu alışkanlıktan vazgeçmek için çaba gösterecektir. Çünkü dış etkenler çocuğun bu alışkanlıktan vazgeçmesine fazla etkili olmamakla bazı hallerde alışkanlığın kökleşmesine ve başkalarını kızdırmak ve huzursuz etmek için bir araç olarak kullanılmasına neden olmaktadır.
En etkili tedavi yöntemi, Çocuğun gerginlik ve uyumsuzluk nedenleri iyice araştırılmalı ve bunlar saptanarak çözüm getirilmelidir.